Thursday, October 6, 2011

Gitmek mi daha zordur yoksa kalmak mi?













"Gitmek mi yitirmektir kalmak mi?
Bilmiyorum.
Yerini yadirgayan esyalar gibiyim..”


Sensiz gelen her sabaha sensiz gunaydin demek…Sen yokken nedenli ama nedenini tam olarak bilemedigim bir bosluk var yuregimde… Sen gittin. Ardinda ise ritmi bozulmus bir kalp biraktin:seni her hatirladiginda, resmine her baktiginda uzgun atan bir kalpler…..

Neden sonra gozlerimdeki yaslar suzuldu.Icimin acigini oylesine hissettimki! Caresizligi ilk kez bu kadar guclu hissettim. “Gitme, dur! Sen gidersen benim hayattaki en buyuk destegim gider.” bile diyemedim. Gidisinin ardindan sadece nemli, islak ve kanli bir bakisla bakakaldim. Gunlerce icimde bir umut, kucukte olsa bir umut tuttum gelecegine dair. Hatta onceleri senin pervasiz gidisine kizdim, biraz da icerledim. “Nasil?” diye sordum defalarca kez. Tek duydugum, anladigim, gordugum arkanda biraktigin koskocaman bir toz bulutuydu. Aramizda o kadar buyuk mesafeler vardiki artik! Nerde oldugunu, ne yaptigini dahi bilmiyordum… Belki sana komik gelecek ama bazen “Acaba iyi midir?” diye senin icin endiselenmekten kendimi alamiyordum.


….. Her sabah uyandigimda aynanin karsina gecip hayata meydan okurcasina soruyorum: “Yetmedi beni yordugun?”Neden her seferinde acimasizligini benim uzerime, sevdiklerim uzerine oynamak zorundasin? diye.…Her sorusumdan sonra  bana bir kenardan bakip kis kis guldugunu duyuyorum nedense bu aralar. “Cok acimasiz oluyorsun bana karsi” deyip soyledigimi yineliyorum zaman zaman. Bana dev suluetinin ardindan verdigi tek cevap: “bu sana oynadigim diger bir oyun:kalan olmak mi yoksa giden olmak mi daha zor?”Ustune ustuk bunun cevabini bulacak olan da sensin diyor sonrasinda… Her diyisimin ardindan “Ama ben gidenin yokluguna alisamadim” dememe firsat bile vermiyor


…..


Sanirim kalan olmak giden olmaktan zor.
Kalan, yani ben, kardesin, annen, baban..!
…..

Kalmanın nedenli zor olduğunu bilemezsin.Çekip gidenin ardından hep bir parçan eksik olarak etrafta dolasirsin. Icinde kocaman bir yalnizlik vardir.Yarinsiz bir yarimi hep yureginde tasirsin.Oyle bir eksik  ki onsuz yasamayi: bir ot misali, agac misali duygusuz yasamak olarak gorursun!
Her gunu onsuz yaşamaktasındir artik..

Büyük umutlar beslersin gönül kafesinde,bir yaşamak çıkarırsın küçücük avuçlarından.Ve anlarsın yaşamak;onlu yada onsuz yaşamaktır.Giden bilmez senin yarım kalan eksik yanını…

Oysa sen!

Yalnızlığında konuşursun.Her onsuzluğu düşündüğünde beyninde kurduğun tüm hayellerini yıkar, bulaniklastirmaya calisirsin.İnsanda bitmeyen umuttur.Ve umut senin tüm şansızlığına rağmen en büyük şansındır.Yeni bir gün yeni bir umudun ışıltısı doğar göz bebeklerinden.Yeni bir gün,yeni umutlar…Yeni her bir şey unutturacaktır yada alıştıracaktır seni onsuzluğa.Çünkü gidenin bıraktığı yalnızlığı hep taze umutlar doldurur.

İnsanı umutlarıdır yaşatan,sende bilirsin bunu.Çünkü varken insanın yarınlara dair umudu,yağan yağmura,ıslak kaldırımlara,yağmur sonrası toprağa bakıp içlenmezsin.Kırmazsın kırgınlığına sebep olmayan insanları,havaya küfürler savurmazsın kızgınlığında.

Çünkü umut,
çünkü yaşamak;
yalnızda olsa yaşamaktır(!)

No comments:

Post a Comment